SAĞLIK
Ka em
17
MAYIS / HAZİRAN
2014
c
M
Y
K SaYFa 17
e
e
ge
Üniversitesi Tıp Fakültesi
Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Öğ-
retim Üyesi Doç. Dr. Kutsal Turhan;
bronşektazi (bronş genişlemesi) teşhisi
konulan bir hastanın akciğerinin iki lo-
bunda birden videotorakoskopi (kapalı
cerrahi işlem) yöntemiyle yaptığı operas-
yonla dünyada bir ilki gerçekleştirdi. Doç.
Dr. Turhan akciğerinin iki yerinde hasarı
bulunan Birsen Yaklav’ı tek ameliyatla
sağlığına kavuşturdu. Dünyada ilk olma
özelliğini taşıyan ve hastanın tamamen iyi-
leşmesini sağlayan operasyonun başarısı
nedeniyle çok mutlu olduğunu söyleyen
Rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, Doç. Dr.
Kutsal Turhan’ı kutladı.
10 yıldan beri teşhisi konulamayan has-
talık ile mücadele eden ve bu sebeple has-
tane hastane dolaşan Birsen Yaklav (19),
son umut olarak Ege Üniversitesi Tıp Fa-
kültesi Hastanesi’ne geldi. Burada bron-
şektazi hastası olduğu tespit edilen Yak-
lav’a videotorakoskopi yöntemi uygulandı.
Dünyada ilk defa akciğerin iki ayrı lobunda
bulunan hasar, tek ameliyatla temizlene-
rek, hasta sağlığına kavuşturuldu. Başarılı
ameliyat sonrası Doç. Dr. Kutsal Turhan ve
Dr. Yeliz Erol, hastaları Birsen Yaklav’ın
mutluluğunu paylaştı. Doç. Dr. Turhan ope-
rasyonla ilgili şu açıklamayı yaptı;
“Bronşektazi, akciğer içi hava yollarının
geri dönüşsüz olarak harabiyeti ve geniş-
lemesidir. En önemli nedeni çocukluk ça-
ğında geçirilen ve iyi tedavi edilmeyen
akciğer enfeksiyonlarıdır. Bu hastalarda
zaman içinde akciğer içi damarların da
harabiyetine bağlı hemoptizi dediğimiz
öksürükle ağızdan kan gelmesi durumu
görülebilir. Bazen bu kanamalar hayatı
tehdit edecek kadar çok miktarda da ola-
bilir. Bizim hastamızda da kanama şika-
yeti 10 yıldır mevcuttu ve hastanemiz acil
servisine ağzından öksürükle 1 su barda-
ğından fazla kan gelmesi şikayetiyle baş-
vurmuştu. Akciğerin bir bölgesinde sınırlı
bronşektazide önerilen tedavi, akciğerin
etkilenen lobunun çıkarılmasıdır. Her iki
akciğerin tamamını tutmuş bronşektazi-
lerde ise akciğer nakli gündeme gelebil-
mektedir. Hastamızda olduğu gibi her iki
akciğerin birer lobunun etkilendiği du-
rumlarda klasik olarak yapılan, önce bir
tarafın ameliyat edilmesi, bir süre sonra
da diğer taraftaki hasta lobun çıkarılması-
dır. Çünkü aynı seansta iki taraflı açık ak-
ciğer ameliyatları, hem erken dönemde
ağrının çok olması, hem ameliyat süresi-
nin çok uzun olması, hem de solunum
fonksiyonlarındaki ciddi kayıp nedeniyle
komplikasyon riski çok arttığından uygu-
lanmamaktadır. Son yıllarda uygulanmaya
başlanan videotorakoskopi yani kapalı lo-
bektomilerde ise aynı işlem, ikisi bir san-
timlik, biri 5 santimlik 3 küçük kesiden
kamera ve özel aletler kullanılarak yapılı-
yor. Teknik, hem akciğer kanseri hastala-
rında, hem de bu hastamız gibi
lobektominin gerektiği diğer tüm akciğer
hastalıklarında uygulanabilmektedir. Biz
de Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs
Cerrahisi Anabilim Dalı’nda geçtiğimiz yıl-
dan bu yana bu tekniği uyguluyoruz. Bu
teknikle yapılan ameliyatlarda hem hasta-
nın ağrısı daha az olmakta, hem yara izi
çok küçülmekte, hem de hastanede kalış
süresi kısalmaktadır. Bizim hastamızda
her iki akciğerin birer lobunu etkileyen
bronşektazi mevcuttu ve kanamanın sağ-
dan mı soldan mı olduğu tespit edileme-
mişti. Bu nedenle biz dünyada bu tür
hastalarda ilk kez uygulanan bir yöntemle
sağ ve soldaki her iki etkilenen lobu aynı
seansta endoskopik yöntemle çıkararak
hem kanama riskini ortadan kaldırmış
olduk, hem de hastamızın tedavisini bir
seferde tamamladık. Tek taraflı açık ame-
liyatlarda taburcu olma süresi 5-7 gün-
ken, biz iki taraflı ameliyat ettiğimiz
hastamızı ameliyat sonrası 2. gün içinde
taburcu ettik. Hem hastamızı tedavi ettiği-
miz, hem de dünyada bir ilki gerçekleştir-
diğimiz için çok mutluyuz.”
Literatürde çift taraflı ameliyatın olma-
dığını söyleyen Dr. Yeliz Erol, “Hastamızın
kanamasını durdurmak ve yapabileceği-
mize olan inancımızdan videotorokos-
kopi tekniğini kullandık. Önce sağ
akciğerin orta lobundaki, daha sonra sol
akciğerin alt lobundaki hasarlı bölgeyi
kapalı cerrahi işlemle çıkardık. Ameliya-
tımız normal bir ameliyat süresi olan 3,5
saat içerisinde başarıyla sonuçlandı. Has-
tamız çok iyi. Bu işlemin dünyada bir ilk
olmasıyla gurur duyduk” diye konuştu.
“İYİ Kİ EGE’YE GELMİŞİM”
Mutluluğu dile getiren Birsen Yaklav,
“Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastane-
si’ne geldiğim için çok memnun oldum. Bu
ameliyatın dünyada ilk kez yapıldığını duy-
duğumda mutluluğum iki katına çıktı. 10
yıldır çektiğim acılar son buldu. Beni iyileş-
tiren doktorumdan Allah razı olsun. İyi ki
Ege’ye gelmişim” diye konuştu.
REKTÖR, DOÇ. DR. TURHAN’I KUTLADI
EÜ Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz,
dünyanın ilkleri arasına giren bu başarılı
ameliyatla ilgili olarak Doç. Dr. Kutsal Tur-
han’ı kutlayarak, “Biz Türkiye’de ve dün-
yada ilklerin üniversitesiyiz. Dünya bilim
havuzuna yaptığımız bu katkıyla insan
sağlığına da katkı sağlamış olduk. Tıpta
zor olgular Ege’de kolay aşılıyor. Bütün ar-
kadaşlarımla gurur duyuyorum” dedi.
Ege Tıp dünyada bir
ilki daha başardı…
EgE ÜnİvErSİTESİ’nDE AKcİğErİnİn İKİ loBunDA HASAr BulunAn HASTAYA
TEK AmElİYATlA mÜDAHAlE EDİlDİ. HASTA TAmAmEn SAğlığınA KAvuşTu
(Soldan sağa)
Dr. gü
listan Bozdağ
, Doç. Dr. Kutsal Turhan, Birsen Yaklav, Dr.Yeliz Erol, Dr.Önder Kavurmacı
E
gE Üniversitesi Tıp Fakültesi
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Anabilim Dalı’nda tedavisi
süren İsmet Salgın (13) isimli Akdeniz
Anemisi tanılı çocuğa transplantas-
yon işlemi yapmak için yurt dışından
uyumlu bir verici adayı bulunduğu,
ancak testlerin 1-2 aylık zaman aldığı
belirtildi.
EÜ Tıp Fakültesi Pediatrik Kit Ünite
Sorumlusu ve Çocuk Sağlığı ve Hasta-
lıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr.
Savaş Kansoy, “Hastanın diğer işlem-
leri ve hazırlanması için transplantas-
yonun Eylül 2014’ten sonra yapılması
düşünülmektedir” dedi. Prof. Dr.
Savaş Kansoy’un Ege Ajans’a yaptığı
yazılı açıklama aynen şöyle;
“İsmet Salgın, 13 yaş, erkek, tale-
semi majör (Akdeniz Anemisi) tanılı
çocuk için transplantasyon amacıyla
akraba dışı verici taraması yapılmış
ve yurt dışında uyumlu bir verici
adayı bulunmuştur. Sonucun doğru-
lama testleri ile teyit edilmesi gerek-
mektedir. Doğrulama testlerinin
olumlu çıkması halinde transplantas-
yon işlemi planlanmaktadır. Bu testler
ortalama 1-2 ay sürmekte olup,
transplantasyon işleminin yapılması
hastanın diğer incelemeleri ve hazırla-
ması amacıyla Eylül 2014’ten sonra
düşünülmektedir.”
EÜ Tıp Fakültesi Pediatrik Kit Ünite Sorumlusu ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kansoy açıklama yaptı
“Uyumlu aday bulundu, ancak
transplantasyon Eylül’den sonra”
Merve Kutlu / Zeynep Koca / ufuk Kendirci
