Kalem Gazetesi 166. Sayı - page 25

RÖPORTAJ
Ka em
25
MAYIS / HAZİRAN
2014
c
M
Y
K SAYFA 25
B
B
inlerce
kişinin hayatını
kaybettiği Bosna Savaşı’nı,
en acı şekilde yaşayanlardan
birisi de Amel Sijecic idi...
Şimdilerde İzmir Bosna Her-
sek Konsolosluğunda Konsolos Yardım-
cısı olarak görev yapan Sijecic, o
günlerde yaşadığı olayları Srebrenitsa
Soykırı'mının 19. yıldönümü öncesinde
bize anlattı.
Bosna Savaşı başladığı sırada 8. sınıfta
olduğunu, okuldaki Sırp öğretmenlerin
askeri kıyafetler giydiğini anlatan
Sijecic, Müslüman ve Sırp köyleri ara-
sında barikatlar kurulup bombalamala-
rın başlaması üzerine 1993 yılında
Türkiye'ye geldiğini söylüyor.
“Sülalede Sağ Kalan
İKİ erKeKten Bİrİyİm”
Soykırımın Boşnak erkekleri yok
etmek üzerine yapıldığını belirten
Sijecic, "Savaştan sonra sülalede sağ
kalan 2 erkekten biriyim. Diğeri de abim.
Babam, dedem, 2 dayım, 3 amcam hep-
sini kaybettik" diyor.
Sijecic, savaş başladıktan 2 yıl sonra
tek başına Türkiye'ye eğitim için geldi-
ğini, Avrupa’da müslümanlara terörist
diye bakıldığını ve Türkiye'den başka
seçeneği olmadığını belirterek şöyle
devam ediyor:
"O dönem lise sınavlarına girmiştim.
Tercihlerime Türkiye'yi yazdım. Çünkü
müslümandım ve o dönemde müslüman-
lara terörist gözüyle bakılırdı. Gerçi hala
da öyle. Türkiye'yi hem Bosna'ya yakın-
lığı hem de orada terörist olarak görül-
meyeceğim için tercih ettim."
Abisi ve annesiyle 4 yıl görüşmedikten
sonra Bosna'ya döndüğünde karşılaştığı
manzara karşısında hayrete düşen Sije-
cic, "Ülkeme döndüğümde herkes silahla
geziyordu. BM askerleri çok fazlaydı. Her
yer kurşunlardan delik deşikti. Abimle o
kadar zaman sonra görüştüğümüzde bile
kötü anılarını dahi şaka yollu anlattı. Me-
sela 2 yıl boyunca neredeyse hiç ekmek
yiyememiş. Bunun için bile '2 yıl rejim
yaptım' diye şakalaşıyordu. Bütün traje-
diyi yaşadık zaten. Bir de üstüne ağlama-
yalım" diyerek abisinin savaş anılarından
söz ediyor.
“avrupa’ya İlK Gİttİğİnde
terörİStSİndİr”
Katliamı kabul ettirmeniz için müslü-
man olmamanız gerekiyor diyen Sijecic,
"Hollanda’da Avrupa Mahkemesi var. Bu
mahkemeye sadece benim ailemden en
az 40 kişiyi katleden biri çıktı, yargılandı.
Avrupa haklarına göre o anda uyuştu-
rucu kullandığını, hatırlamadığını söyle-
diği için 1 buçuk yıl cezaya çarptırıldı.
İşte bu Avrupa Hakları. Ama aynı za-
manda bizim askerler bir köyü taradık-
ları için 25’er sene cezaya çarptırıldı. Ya
Bosnalı ya da Türk, Müslümansan Avru-
pa’ya gittiğinde ilk olarak teröristsindir.
Belki sonradan normal insan olarak gö-
rülüyorsun" diye konuştu.
Ayrıca Sijecic, "Avrupa koruması al-
tında olan yerde bir sürü kadına tacizde
bulunuldu, tecavüz edildi ve öldürüldü.
Siz şimdi burayı korunan bölge olarak
düşünür müsünüz? Srebrenitsa biliniyor
çünkü soykırım olarak kabul edildi. Ama
bunu nasıl kabul ettirdiklerini bilmiyo-
rum" diyor.
“ÇünKü BoSna’da petrol yoK”
Soykırım hakkında herhangi bir destek
kampanyasına Türkiye’nin çoğunlukla ka-
tıldığını dile getiren Sijecic, Avrupa’da du-
rumun böyle olmadığını, televizyon-
larında bunu yansıtmamaya çalıştıklarını
söylüyor ve ekliyor: "Bosna Hersek için en
gereksiz ülke diyorlar. Niye? Çünkü müs-
lümanlar var ve petrol yok" diye ekledi.
“Kendİlerİnİ Savunmuşlar(!)”
Yitirilen bunca cana rağmen Sırpların
bunu kabul etmediğini söyleyen Sijecic
tepkisini şöyle dile getiriyor:
"Sırplara göre katliam yok. Onlar ken-
dilerini savunmuşlar. Ve hala neyden ve
kimden olduğunu bilmiyorum…"
“Kİn HİÇBİr İşe yaramıyor”
Savaşın yakın tanığı Sijecic, son olarak
şunları söylüyor: "Ben çocuklarımı kin ile
büyütmeyeceğim. Kin bir işe yaramıyor.
Ama bilgisizlikle de büyütmeyeceğim.
Dedelerini, amcalarını, kuzenlerini kimin
öldürdüğünü bilecekler. Savaş hiçbir
yerde, hiçbir zaman iyi bir şey değildir.
Özellikle de bizim açımızdan fikir alaca-
ğımız bir büyüğümüz kalmadı. Her şeyi
abimle ben tek başımıza yaptık. Ama biri
seni öldürecekse, senin önce davranman
gerekir. Avrupa Birliği bizim elimizi kolu-
muzu bağladığı için biz kendimizi bile
koruyamadık."
Çok uzak değil yakın tarihimize dönüp baktığımızda
halen yargılaması devam eden, birçok savaş suçunun
işlendiği bir savaş var:
Bosna Savaşı...
Birleşmiş
Milletler (BM) ve Laheydeki uluslararası mahkemenin
soykırım olarak tanıdığı bir savaş. Sırp ordusunun 1992'de
Saraybosna’yı kuşatmasıyla başlayan ve üç yıl süren savaş,
tüm dünyanın sessiz kaldığı bir katliama dönüştü.
Savaşın başladığını öğrendiğinde 14 yaşında bir çocuktu
Amel. Ailesindeki bütün erkekler öldürülmüş, sülalesinde bir
tek o ve abisi kalmıştı. Onun şansıysa Türkiye'ye gelmekti.
Ama onun kadar şanslı olamayan binlercesi, dünyaya
çocuk yaşta veda etmişti. Üzerinden tam 19 yıl geçmesine
rağmen anlatırken dün gibi ürperiyor
Amel Sijecic.
Demet TAŞKAFA / Harun BASAT
DANIŞABİLECEĞİMİZ
BİR BÜYÜĞÜMÜZ
YOK ARTIK...
Amel
Sijecic
Amel Sijecic savaş yıllarında yaşadıklarını Demet Taşkafa’ya anlattı.
Yıkımla sonuçlanan savaş sonrası, sanatçı ve siyasetçilerin Bosna ziyaretinden bir kare.
1...,15,16,17,18,19,20,21,22,23,24 26,27,28,29,30,31,32,33,34,35,...40
Powered by FlippingBook