Kalem Gazetesi 166. Sayı - page 30

Ka em
İLETİŞİM
30
MAYIS / HAZİRAN
2014
c
M
y
k SayFa 30
H
ürriyet
Kampüs
Gazetesi’ni hazırlayan
Ajans Yetkilisi Gül
Duyar, Pazarlama Müdürü Nes-
lihan Yönet ile Sağlık Yazarı
Bülent Katarcı, Ege Üniversi-
tesi İletişim Fakültesi Dekanı
Prof. Dr. Müge Elden ile ortak
eğitim programları düzenleme
konusunda ön görüşme yaptı.
Bu görüşme ile Ege Üniversi-
tesi İletişim Fakültesi öğrenci-
leri Hürriyet Kampüs Gazete-
si’ne katkıda bulunacak ve ye-
teneklerini ulusal bir gazetede
sergileme şansına sahip olacak.
Toplantıya İletişim Fakültesi
Gazetecilik Bölüm Başkanı
Prof. Dr. Gülgün Tosun ve İleti-
şim Fakültesi Öğretim Üyesi ve
Ege Ajans Sorumlu Müdürü
Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan Kavaklı
da katıldı. Yrd. Doç. Dr. Kavaklı;
“Bu girişimin İletişim Fakültesi
öğrencileri için çok faydalı ola-
cağını düşünüyorum” dedi.
Resul KaRaca / cemile Dişli
(soldan sağa)
Prof. Dr. Mü
ge Elden, Prof. Dr. gülgün Tosun, neslihan Yö
net, gü
l Duyar, Bü
lent Katarcı, Yard. Doç
. Dr. Oğ
uzhan Kavaklı
e
Ge
Üniversitesi İletişim Fakül-
tesi Gazetecilik Bölümü’nün
düzenlediği “Eğitim Dizisi” kap-
samında davet edilen Türkiye Gazeteci-
ler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto,
“Türk Basınının Sorunları” konusunda
konferans verdi. Konferansta, basının
içinde çırpındığı sorunlar yumağından
bahseden Olcayto, “En önemli sorun
otosansürdür” dedi. Gazetecilik hayatı
boyunca kazandığı deneyimleri öğrenci-
lere aktaran Olcayto, “Bugün medyanın
en çok uğraştığı sorun otosansürdür.
Türkiye’de otosansür sansürden daha
kötüdür. Bu durum gazetecinin özgürlü-
ğünü kısıtlamaktadır. Fikir ve düşünceyi
özgürce açıklamak çok önemlidir” dedi.
Sendikalı gazeteciler üzerinde de
duran Turgay Olcayto “Sendikalı gazete-
ciler günümüzde çok az bir kesimi oluş-
turuyor. İşten çıkarılma ve patron
korkusuyla sendikaya üye olmayan ga-
zeteciler var. Medya büyük baskı altında
ve kutuplaşma var. Ben yeni nesilden
umutluyum. Onların bu düzeni değişti-
rebileceğine inanıyorum” şeklinde ko-
nuştu.
Sinan aYDın / Yaprak Han
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, basının sorunlar yumağı içinde çırpındığını söyledi
“bugün medyanın en
büyük sorunu otosansür”
Hürriyet Kampüs’ten EÜ
İletişim Fakültesi’ne ziyaret
K
arşınızDaKi insanın
kişiliğini gözlerine ba-
karak anlamanız müm-
kün. Çünkü kalbin aynası olan
gözler pek çok kişinin içinden
geçenleri birebir yansıtıyor.
gözlerin şeklinden rengine her
ayrıntı ise farklı bir kişilik özel-
liğine işaret ediyor.
Beden Dili Uzmanı
Doç. Dr. Müjde Ker
Dinçer, “gözlerle
bakışların yö-
nünden gözün
şekline, bakış
süresinden ba-
kışların anlamına
birçok yolla iletişim
kurulur. Çünkü William
Shakespeare’in de belirttiği
gibi, gözler ruhun penceresi-
dir” dedi.
Yüz inceleme bilimi olan fiz-
yonomiye dayalı verilerin ke-
sinlik taşımadıklarını
vurgulayan Ege Üniversitesi
iletişim Fakültesi öğretim
Üyesi Doç. Dr. Dinçer, yine de
sözsüz iletişimin en temel biçi-
minin görsel olduğu ele alına-
rak bazı yorumlar yapıldığını
söyledi. gözlerin ruhun pence-
resi olduğunu belirten Doç. Dr.
Dinçer, bazı kişilik özelliklerini
şöyle sıraladı:
Büyük iri gözler; duygulu,
etkili, yetenekli, önder
ancak tembelliğe
eğilimli.
Küçük gözler;
içe dönük, az
konuşan, cesa-
retsiz.
ne büyük ne
küçük gözler; asil.
gözyuvarları iri;
dengeli, düzenli ya-
şama düşkün, ince ruhlu, dur-
gun, maşuk ve meraklı ancak
bir o kadar değişime karşı tu-
tucu.
gülen gözler; iyiliksever.
Yeşil gözler; hırslı, ince
planlar yapan.
Çukur gözler; gaddar.
(Kaynak:Bugün)
Beden Dili Uzmanı Doç. Dr. Dinçer, göz anatomisine göre
karakter analizi yaptı: Büyük göz yetenekli, yeşil göz hırslı
Gözler kalbin aynası
Sağ göz
iriLEşirSE
Derin bir düşünceye dal-
mış kişilerde sağ göz nor-
malden büyük gibi
görünür. Mantıklı oldukla-
rında yani mantıklarının
sesini dinlediklerinde
sol beyne daha derin dü-
şünebilmeyi sağlamak
amacıyla daha çok kan
gider. Bu nedenle mantıklı
düşünmeye açık olan sağ
gözde bir irileşme gözlenir.
s
SOL göz
iriLEşirSE
güçlü duygulanım durumunda
sağ beynin harekete geçirici et-
kisi yoğun olduğu için duyguların
ifade bulduğu yüzün sol tarafının
beynin diğer yarısı yönetiminde
olan sağ taraftan farklı hareket et-
tiği gözlenmiştir. Duygusal yakın-
lık durumu yaşamak için çaba
harcayan ya da karşısındakinden
gelen duygusal mesajı yorumla-
makta zorlanan kişilerde sol göz
yuvasında büyüyüp irileşmiştir.
“G
azete-
cilik
Günleri”
adı altında Çaylak
Haber bünyesinde ger-
çekleştirilen prog-
ramda Filiz Yavuz,
Duygu Alper ve Ertuğ-
rul Mavioğlu, Ege Üni-
versitesi İletişim
Fakültesi Ege Ajans İGC
Konferans Salonu’nda
öğrencilerle buluştu.
Gündemdeki konular
üzerine konuşulan
programda birçok ulu-
sal gazetenin yaptığı
haberler hakkında kar-
şılıklı görüşler tartışıldı.
Ertuğrul Mavioğlu,
“Haber yazarken eski bilgiler-
den yararlanılması gerekir.
Okunan haber okurda soru işa-
retleri bırakıyorsa bu haber
eksik haberdir. Bu nedenle bir
haber okunduğunda o haberin
akıllarda soru işareti bırakma-
ması gerekir. Ama günümüz
gazeteciliğinde ne yazık ki bu
duruma gereken önem ve-
rilmiyor. Artık yeni bir okur
kitlesi oluşmaya başladı.
Haberlerde bilgiden çok
daha fazla slogan, daha
fazla mizah duygusu ara-
yan bir okur kitlesi var”
dedi.
Gazeteciliğe ve habere
değinen Mavioğlu, “ Gaze-
tecinin en önemli kaynak-
larından biri de yine
gazetelerdir. Haberi dik-
katli okuduğunuzda o
haber sizin birçok eksik so-
ruyu yakalamanızı sağlaya-
bilir. Bununla birlikte
gazetecilerin haberde kul-
landıkları üslup da önemli-
dir. Üslup meselesi gerçek-
ten önemli bir konudur. Bu
konu üniversiteler tarafından
yarım dönem ders olarak veril-
meli” diye konuştu.
Yaprak Han
Mavioğlu, “Okuduğunuz haberin aklınızda soru işaretleri bırakmaması gerekir”
Çıraklar ustalarıyla buluştu
Ertuğrul
Mavioğlu
s
1...,20,21,22,23,24,25,26,27,28,29 31,32,33,34,35,36,37,38,39,...40
Powered by FlippingBook