Egeden 22. Sayı - page 51

49
BAHAR 2015
rilmiş olan Asi Nehri üzerinde, Hama
ve Antakya tipleri olmak üzere iki
varyasyonunu saptadığımız nauralar
başka bölgelerdeki benzerlerine göre,
yapısal nitelikleri, plan şemaları ve
çarkın geometrik tasarım özellikleriyle
farklı, daha anıtsal (ve toplamda 100’ü
aşan) örnekleriyle belirgindir.
Nehirden yükseğe su çıkaracak
ahşap bir çarkın dönüş hareketini
mümkün kılmak esasına göre inşa edi-
len bir
naura
yapısının kâgir elemanla-
rı; çarkın taşıyıcı unsurları olan iki
ayak
ve kıyı tarafındaki ayakla birleşerek L
planı oluşturan
su kemeri
olmak üzere
üç ana unsurdur. Karşılıklı duran ayak-
lar arasındaki aralık, çarkın konumlan-
dığı –ortalama 90 cm enindeki–
çark
aralığı
dır. Bu aralığın ırmak seviyesin-
deki alt kısmı, çarkın suyla buluştuğu
dikdörtgen planlı
çark kanalı
dır.
Yapının bu aslî elemanlarla meydana
gelen plan kurgusuna, ırmağın önüne
inşa edilen bir set tamamlayıcı eleman
niteliğinde katılır.
Hama örneklerinde
nauranın
aslî plan elemanlarından
ayak
, iki
uçtan karşılıklı basamaklarla kademeli
yükselen bir merdiven şeklindedir.
Üstü, çarkın mil yatağının oturtulduğu
dikdörtgen planlı düz bir platformdur.
Platforma erişim sağlayan iki taraflı
merdiven düzenlemesiyle üçgen
şeklinde bir cephe görünümü kazanan
ayak için Hama çevresinde “üçgen
ayak” terimi yerleşmiştir. Ayağa paralel
konumda, yine dikdörtgen planlı masif
bir temel üzerinde yükselen
kule
nin
üstü, çarkın suyunu boşalttığı bir
tekne
dir; bu tekne, L plan oluşturacak
şekilde kuleye bağlanan su kemerinin
üzerindeki
suyolu
nun başlangıcıdır.
Dikdörtgen prizma şeklinde bir kütle
Naura grubu şematik plan kurgusu. (A. de Miranda’dan işlenerek.)
Hama nauralarının ideal şeması.(Ender Özbay)
olan
kule
nin cephesini ortalayan (için-
de çark milinin bir ucunu barındıran)
basık sivri kemerli geniş pencere açık-
lığı karakteristiktir.
Antakya örnekle-
rinde
, eski fotoğrafların ve bazı somut
kalıntıların kanıtladığı üzere, farklı bir
ayak
tipi söz konusudur. Dikdörtgen
planlı kaide üzerinde, iki yandan (or-
tada mil yatağını barındıracak boş bir
hacim kalacak şekilde) yükselen birer
kule kütlesi ile çatal biçimli bir yan
cephe görünümü kazanan
ayak
; kule
kütleleri üzerinde eğreti bir tekne taşı-
yarak Hama’daki kule işlevini de yerine
getirir.
Kuleli ayak
tabiriyle nitelemeyi
uygun bulduğumuz bu eleman; moloz
dolgunun kesme taş kaplanmasıy-
la anıtsal bir ifadeye kavuşur. Çatal
görünümü oluşturan iki kule kütlesinin
basamaklı bir daralmayla piramidal
yükselişi masif etkiyi kıran hareketli bir
görünüm oluşturur.
Naura yapılarının en temel unsuru
çark
’tır. Birçok parçanın karmaşık
çatkısıyla oluşan, merkezindeki
mil
yar-
dımıyla sabitlendiği iki destek elemanı
arasında dikey konumda yer alan,
akıntı gücüyle dönen (alttan çevirmeli)
ahşap bir elemandır. Çatkının tasarımı,
parçaların niceliği ve işlevin gerçek-
leşmesi bağlamlarında bazı önemli
farklılıklar, Hama ve Antakya çarkları-
nın karakteristiklerini belirler.
Çarkların cephe görünümü, ilk
bakışta, dairesel ve dörtgen çerçeve
hatları içinde doğrusal uzantıların
kesişim ve dağılımlarıyla, algılanması
güç bir geometrik karmaşa gibidir ve
izleyiciyi sürekli odaklanmaya zorlar.
Akdeniz havzasındaki farklı çark
tiplerinde de, daha özel olarak Antakya
çarklarında da, çatkıyı tutan kirişlerin
kasnak merkezinden dışa doğru ışınsal
Asi’nin
coğrafi konumunu
gösteren harita.
(radyal) düzende uzandığı, hepsinin
ortak merkezli olduğu görülür. Hama
çarklarının geometrik kompozisyo-
nu, merkezden dairesel dış kasnağa
uzanan kirişlerin sayısına göre, 4 adet
beş kollu ya da iki adet 12 kollu yıldız
kesişimleri esasına dayanır.
Işınsal
kirişler
, merkez kirişleriyle oluşan kare
çekirdeğin köşelerinden (yani poli-
sentrik olarak 4 merkezden) başlayıp
dairesel dış kasnağa ışınsal demetler
halinde uzanır. Işınsal kirişlerin “rüzgar
gülü” kompozisyonunu çağrıştıran bu
çatkısı, çarkın iç kuvvetler dengesini en
üst düzeye ulaştırarak eğrilmeye, ey-
lemsizlik kuvvetlerine, yerçekimine, su
baskısına ve çapraz rüzgar bindirme-
lerine dirençli hâle getirir. Bu durum,
Hama çarklarının, yapısal, mekanik ve
estetik bakımdan mühendisâne bir
yetkinlik ve sanatkârâne bir tasarımı
bir arada barındırdığını düşündürür.
Tüm bu özellikler uyarınca
naura-
1...,41,42,43,44,45,46,47,48,49,50 52,53,54,55,56,57,58,59,60,61,...80
Powered by FlippingBook