Egeden 21. Sayı - page 63

61
KIŞ 2015
laşma sürecine paralel olarak yeni
bir sembol yapıya, yeni bir slogana –
söze ihtiyacı vardır.
İzmir tarih boyunca, çok önemli
bir liman kenti olmuş, hatta 200 -250
yıl önce Akdeniz çanağındaki ticaret
hacminin yüzde 30’unu üstlenmiş.
Aynı tarihlerde İstanbul yüzde
12’lerle, Beyrut, İskenderiye yüzde
8- 6’larla yetiniyormuş. Ancak o
tarihten sonra, İzmir düşüşe geçme-
ye başlamış ve bu kan kaybı istikrarlı
olarak bugüne kadar devam etmiş.
Şimdi yeniden, dün Rahmetli Ahmet
Piriştina’nın, bugün Sayın Aziz
Kocaoğlu’nun yaptığı gibi, ticaret
ve turizm güzergâhlarını yeniden
İzmir’e doğru çevirecek hamlelere
paralel olarak marka üzerine kafa
yormak gerekiyor.
Saat Kulesi’ni kaldıralım demiyo-
rum ama belki uluslararası bir tasa-
rım yarışmasıyla ve halk oylamasıyla
seçilecek yeni bir sembole, yeni bir
söze ihtiyaç var. Bir kentin birden çok
sembolü olmasında hiçbir sakınca
yok. Örneğin AB Başkenti kabul edi-
len Brüksel’in Atomium’la birlikte, çiş
yapan çocuk heykeli kent markasının
bir parçası olarak kabul edilmektedir.
Markanın hikâyesi meselesi ile
ilgili İzmir ve Seferihisar’dan iki kü-
çük hikâye ile sözlerimi tamamlamak
isterim.
İzmir, biliyorsunuz iki kez
EXPO’ya talip oldu. İkisinde de tema-
mız sağlık idi. Ancak sağlık sadece
tıpla sınırlı bir bağlamda değil, İngi-
lizlerin well-being dedikleri iyi yaşa-
ma hâli olarak kullanılmıştı. İlkinin
adaylık kampanyası sırasında iki bin
yıl önce Komutan Agamemnon’un
savaşta yaralananları tedavi etmek
için Balçova kaplıcalarını kullandı-
ğını, Tıbbın sembolü iki başlı yılanın
Bergama’da doğduğunu, tarihin bil-
diği en önemli tıp adamı Galenos’un
İzmirli olduğunu delegelere anla-
tırdık. Bu hikâyeler İzmir markası-
nın tarihsel köklerini anlatmamızı
kolaylaştırır, yapay bir iddia peşinde
koşmadığımızı kanıtlardı.
Gerçekten İzmir, hiçbir metropo-
lün sahip olmadığı bir değere sahip.
İzmir’de binlerce yıldır, flamingolar
özgürce yaşıyor ve üremeye devam
ediyor. Bu dünyanın en yakışıklı, en
güzel canlıları, bu kadar kirlenen bir
dünyada İzmir’de yaşam alanı bulmuş-
sa, bu kentin anlatabileceği en güzel
hikâyelerden biridir bu. İzmir yüzünü
olağanüstü güzel iklimine ve doğasına
ne kadar dönebilirse, geleceği de o
kadar parlak olacaktır. Kim bilir belki
herkese, “İyi ki İzmir var” dedirtebi-
liriz. İkinci örnek de Seferihisar’dan.
Seferihisar’da bulunan Teos antik kenti,
12 iyon şehrinden biri. Ancak bir dö-
nem, sanatçılar, çok fazla içki içtikleri,
gürültü çıkarıp huzur bozdukları için
şehirlerinden kovulmaya başlamışlar.
Teos kent yönetimi, bu sanatçı-
lara yaşam alanı açmış vergi indirimi
vermiş ve kovulan sanatçılar Teos’a
yerleşmeye başlamışlar. İki bin yıldır
adı anılan, adına doktora tezleri
yazılan Şair Anakreon, o dönem-
de Teos’ta yaşamış ve tarihte ilk
kez Sanatçılar Sendikası, Aktörler
Birliği Teos’ta kurulmuş. Bu bilgi bir
çoğumuz için bir şey ifade etmeye-
bilir, ancak bugün dünyada sanatla
ilgilenen herkes için bu kıymetli bir
bilgidir ve bu hikâye bana bir gün
Seferihisar’a bu unvanın iade edil-
mesi gerektiğini hatta bir gün Oskar
Töreni’nin Seferihisar’da yapılması
hayalini kurduruyor. Çünkü o sanat-
çılara gelin sizi köklerinizle buluştu-
ralım diyeceğim.
1...,53,54,55,56,57,58,59,60,61,62 64,65,66,67,68,69,70,71,72,73,...80
Powered by FlippingBook