53
KIŞ 2015
ğunu ifade etti. “İzmir’in Arkeolojik
Mirası”nı ele alan Yrd. Doç. Dr. Ersoy
da “Antik kaynakları incelediğimizde
İzmir’in antik çağdan beri üç özelliği-
nin ön plana çıktığını görüyoruz. İlki
İzmir’in güzelliğidir. İkinci özellik sağ-
lıktır. Üçüncüsü ise felsefe ve söylev
ekolüdür” diye konuştu. Sunumunda
İzmir turizmi ile dünya ve Türkiye tu-
rizmini karşılaştıran Yrd. Doç. Dr. Avcı,
İzmir’in Türkiye turizmindeki payının
azlığına dikkati çekti. Avcı, bu durum
ile ilgili konuşmasında alternatif
çözümler sundu. Markalaşma süreci
hakkında bilgiler veren Hüseyin Alper
Akın, “Markalaşma sürecinde İzmir’in
en büyük sorunu, dayanışma ve biz
bilinci eksikliğidir. Çözüm için bu
konuyla ilgili bir meclis oluşturulma-
lıdır” dedi. Yrd. Doç. Dr. Eylin Babacan
Aktaş da konuşmasında İzmir’in sahip
olduğu çok sayıda kimlik unsuru
nedeniyle markalaşmasının zor oldu-
ğunu belirterek, aynı hedefe gidecek
bir yapının bulunması gerektiğine
vurgu yaptı.
“Kısa vadeli çabalarlamarka
şehir olunmaz”
Ahmet Piriştina adını taşıyan
oturumun başkanlığını ise Buca
Belediye Başkanı Levent Piriştina
yaptı. İZFAŞ Genel Müdür Yardımcısı
Kerim Hasan Tunçağ, Markam Pa-
zarlama Yönetimi ve Marka İletişimi
Danışmanlığı Şirketi Kurucusu ve
Yöneticisi Güven Borça, Stratejik
İletişim ve Kurum İtibarı Yönetimi
Uzmanı Salim Kadıbeşegil, HİSDAŞ,
MEDYAPOL Halkla İlişkiler Şirketi
Kurucusu ve Yöneticisi Sancar Ma-
ruflu ve İzmir Ekonomi Üniversitesi
Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü
Öğretim Görevlisi Marka-Reklam
Danışmanlığı Kurucusu ve Yöneticisi
Haluk Mesci’nin konuşmacı olduğu
oturumda marka şehir, pazarlama,
itibar ve stratejik iletişim konuları ele
alındı.
Türkiye’nin ilk marka danışmanı
olan Güven Borça, “Bursa ve Yalo-
va Marka Şehir Projeleri” konulu
konuşmasında Türkiye’deki ve diğer
ülkelerdeki markalaşma olgusuna
değindi. Borça, “Şehirlerin markala-
şabileceğini 25 yıl önce Amerika’da
okuduğum kitaplardan öğrendim.
Bizdeki büyük markalar 90’lı yıllarda
pazarlama departmanlarını kurdu.
Avrupa’da ise çok daha öncelerden
pazarlama ile satışın aynı şey olma-
dığı keşfedilmişti. Bizim işimiz yeni
bir iş, hayallerimiz hâlâ beklemede.
