Egeden 21. Sayı - page 47

45
KIŞ 2015
2013 Eylül ayında öldürülen
kadınlar arasında geleneksel kodlar
içinde açıklanabilecek yegâne örneği
Osmaniye ilinde babası tarafından
öldürülen Emine Özcan cinayeti oluş-
turmaktadır. Emine Özcan babasın-
dan izin almayarak sevgilisine kaçıp
evlendiği için öldürülmüştür.
Kaçarak evlenen kızını öldürdü:
Osmaniye’de 51 yaşındaki Müslüm
Fırat, sevgilisine kaçarak evlenen
kızı 24 yaşındaki Emine Özcan’ı 7
kurşunla öldürdü. Olay, 23 Eylül’de
saat 21.00 sıralarında Baş Mahal-
le 1016 Sokak’ta meydana geldi.
İddiaya göre, olaydan 4 gün önce
Emine Özcan, ailesinden habersiz
ismi öğrenilemeyen sevgilisiyle resmî
nikah yaparak Kırşehir’e yerleşti. Baba
Müslüm Fırat, ‘Kızım gel, telli duvaklı
çık. Dedikodu olmasın, gelinliğinle
seni gönderelim’ diyerek kızını ikna
etti. Baba evine gelen Emine Özcan,
Müslüm Fırat’ın tabancasından çıkan
7 kurşunla ağır yaralandı. Ambulans-
la Osmaniye Devlet Hastanesi’ne
götürülen Emine Özcan, doktorların
müdahalesine rağmen kurtarılama-
yarak yaşamını yitirdi (
hurriyet.com.tr, Son erişim tarihi 25
Eylül 2013).
Bunlar Eylül ayında işlenen kadın
cinayetlerinin bazılarını oluştur-
maktadır ve bunlardan yalnızca biri
geleneksellik içinde açıklanabilecek,
namus/töre cinayetleri içinde de-
ğerlendirilecek niteliktedir. Diğer-
leri doğrudan veya dolaylı olarak
kadınların kendi yaşamlarına ilişkin
aldıkları kararlarla ilişkilidir. Bunlar
içinde bulundukları mevcut koşullara
yaptıkları itiraz, aynı zamanda ka-
dınların yaptıkları birer irade beyanı
olarak değerlendirilebilir.
Gelenek veModernite Çatışmasında
Kadının Statüsü
Buraya kadar işlenen Türkiye’deki
son kadın cinayetlerine ilişkin faktör-
ler incelendiğinde, başlıca sebepleri
arasında kadının boşanmak, ayrılmak
veya ilişkiyi reddetmek istemesinin
başta geldiği görülür. Bu gibi faktörler
neticesinde işlenen kadın cinayetleri-
nin ise bu konudaki mevcut literatürde
yer alan kavramlar dahilinde tanımlan-
ması birçok bakımdan güçtür. Şiddetli
geçimsizlik, şiddet, alkol bağımlılığı
gibi sebepler neticesinde yaşadığı
ilişkiye son vermek isteyen bir kadının
partneri tarafından öldürülmesinin
makalede işlenmiş töre, namus veya
ihtiras cinayetleri kavramlarının tanı-
mına uymamaktadır. Bu bakımdan, bu
gibi cinayetlerin yeni bir kavramla ta-
nımlanması zarureti vardır. Bunlar için
başkaldırı cinayetleri (revolt killing)
kavramını öneriyorum.
Başkaldırı cinayeti kavramı
temelde kadının süregelen düzene
başkaldırması, erkeğe itirazı ve irade
beyanında bulunması neticesinde
öldürülmesini ifade eder. Özelde
boşanmak/ayrılmak isteyen bir kadı-
nın kocası veya sevgilisi tarafından
öldürülmesi durumuna denk düşen
başkaldırı cinayetleri, namus ve töre
cinayetlerinin aksine, belirli bir sınıfa,
etnik-dinî gruba veya sosyal gruplara
özgü olmadığından bahsedilebilir.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Plat-
formunun verilerinde toplanan kadın
cinayetleri haberleri incelendiğinde,
bu gibi hikayelerin Türkiye’nin farklı
coğrafyalarında meydana geldiği,
ayrıca farklı meslek gruplarına mensup
kişilerin bu tür olaylarda yer aldığı
görülmektedir. Başkaldırı cinayetlerini
diğer cinayet tiplerinden ayıran başlıca
faktörün; kadının erkekle olan bağını
koparmaya yönelik hamlesi, mevcut
duruma itirazı neticesinde öldürül-
mesi olduğu ileri sürülebilir. Bu “itiraz
ediş” bir irade beyanını ifade eder, ki
bu kadının özgürleşme çabasından
bağımsız değerlendirilemez. Başkaldırı
cinayetlerinin temel dinamiği olarak
gelenek ile modernite arasındaki çe-
lişkinin kadın-erkek arasındaki ilişkiye
yansıması olduğu iddia edilebilir. Sözü
edilen bu durum, başta ekonomik
olmak üzere, sosyal ve kültürel anlam-
da özgürleşmeyle birlikte geleneğin
dışına çıkma gayreti gösteren kadın
rolü ile geleneksel değerler konum-
lanan erkek rolü arasındaki çatışmayı
ifade eder. Başkaldırı cinayetlerinin
Türkiye’de yaygın hale getiren başlıca
sebepler işte bu çatışma bağlamında
değerlendirilebilir. Sözü edilen bu
çatışma ise en çok kadının değişen
statüsü üzerinden incelenebilir. Erke-
ğin aksine, değişim, ataerkil düzenle
kavgası olan kadının rolündedir.
Geleneksel kodlar içinde konumlanmış
erkek rolü ise kadında gerçekleşen bu
değişimlerin kendi erkekliğin sınırlarını
zorladığını (Sancar, 2013) düşünerek,
“statu quo”yu korumaya yönelik bir
direnç geliştirmesi bağlamında değer-
lendirilebilir. Boşanmak/ayrılmak iste-
yen veya kendi yaşamına dair bir karar
almak isteyen bir kadının öldürülmesi
ise bu direncin en uçta yer alabilecek
noktasını oluşturur.
Kadının Yeni Statüsünün Dinamik-
leri
Bu noktada gelenek dışına çıkmaya
çalışan kadının bu yeni halini nelerin
yarattığından söz edilebilir. Birinci-
si, hızlı kentleşme olarak sayılabilir.
Bugün Türkiye toplumunun %75’ine
yakını kentlerde yaşamaktadır. Kırdan
kopan ve kente yerleşen insanların
yaşamları kent kültürü içinde büyük
değişimlere uğramaktadır. Her şeyden
önce kadın kent hayatı içinde iş
gücüne daha rahat katılabilmektedir.
İkincil etken olarak nitelendirilebilecek
kadının iş gücüne katılımı kadının
ekonomik özgürleşmesi konusunda
büyük etkiler yaratmıştır. Türkiye’de
kadının iş gücüne katılım oranı,
kentleşmeye rağmen, son on yılda
%23’ten. %30’lara ulaşmıştır (TUİK,
2013). Kadının iş gücüne katılımı onun
kamusal alanda daha görünür olması-
nı sağlamıştır. Üçüncü olarak kentleş-
me ve iş gücüne katılımla ilişkili olarak
kadının dul kalmanın getirdiği sosyal
baskıyı üzerinden attığı iddia edilebi-
lir. Geleneksel yapıda “eksik etek, dul
kadın, yuva yıkan” gibi sıfatlarla ta-
nımlanan boşanmış kadın; eksik, zayıf
ve potansiyel kötü olarak görülürken,
ekonomik özgürleşmeyle birlikte bu
durumun aşıldığından söz edilebilir.
Dördüncü etken olarak artan sayıda-
ki kadın sivil toplum örgütlerinden
bahsedilebilir. Bugün Türkiye’de 525
civarında, kadınla ilişkili sivil toplum
kuruluşu bulunmaktadır (STGM, 2013).
Bu örgütler kadın hakları için mücade-
le etmekte, kadının her alanda eşitli-
ğinin sağlanabilmesi için etkinlikler ve
eylemler düzenlemektedir. Kadın sivil
toplum örgütlerinin çabalarının da bir
sonucu olan kadının haklarına ilişkin
yapılan yasal düzenlemeler beşinci
etken olarak sayılabilir. Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığı bünyesinde bulu-
nan Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü
bu yönde çalışmalar yapmakta, 4320
1...,37,38,39,40,41,42,43,44,45,46 48,49,50,51,52,53,54,55,56,57,...80
Powered by FlippingBook