Egeden 18. Sayı - page 56-57

54
55
GÜZ 2013
Ege kıyısı İzmir’de sanatı
kıyısından yakalayıp merkeze
taşıyan bir büyük organizasyon
EgeArt. Bu yıl beşincisi düzenlenen
ve ulusalararası olma özelliği taşıyan
sanat şöleni, 10 gün süresince başta
Ege Üniversiteliler olmak üzere
tüm İzmirliler’e hatta Ege Bölgesine
sanatın değişik alanlarından seçilmiş
örnekleri getiriyor. Her geçen sene
daha geniş bir alana yayılıp daha
çok sanatçıyı ağırlayan ve daha çok
sanat alanını çatısı altına toplayan
EgeArt Uluslararası Sanat Günleri’ni
Kutatör M. Tüzüm Kızılcan ile
konuştuk.
İzmir ve sanat söz konusu
olduğunda, hemen her toplulukta
İzmir’in sanat alanında merkezi
bir konumda olmadığından söz
edilir. Aslına bakarsanız İzmir,
sanatın değişik dallarından birçok
sanatçının doğduğu, büyüdüğü
ve dolayısıyla belki de beslendiği
şehir. Fakat pek çok alan gibi
sanatın kalbinin de İstanbul’da
attığı yönünde görüşler var. Siz bu
konuda neler düşünüyorsunuz?
Aslında sanatın bir merkezi
olması gerekmiyor. Çünkü
sanat bir yaşam kültürü. Yaşamı
zenginleştiren hayatla olan
ilişkimizde pozitifleri çoğaltan
bir yön. Yaşamımıza anlam katan
bir olgu. Ancak İzmir pek çok
şansına rağmen sanatla olan
ilişkisini çok sağlıklı yürütemiyor.
Bunu sorguladığımız zaman bir
sürü cevap buluyoruz, bir tane
de değil. Bir şey yaşadığı sürece
varlığını ispat edebiliyor. Bir şey pay
edildikçe büyüyebiliyor. Bir şey fark
edildikçe sorgulanabiliyor. EgeArt’ı
düzenlerken normal yaşantımız
içinde bazı sorulara dikkati çekmek
duygusuyla yola çıktık. Bu hem
10 yıllık bir
serüvenin
fikir babası:
Tüzüm Kızılcan
yaşam kalitemizi yükselten hem de
kent kültürüne, kent belleğine dair
birtakım sorgulamaları yenilemek
veya derinleştirmek adına yapılan
bir çalışma. Hedefimiz hiç bir
sanat kolunu diğerinin önüne
geçirmek değil, hele insanları
yönlendirmek hiç değil. Ama
sanatın getirdiği zenginliği birlikte
yaşayarak tanışıklıkları artırmak
ve bellek tazelemek çok önemli.
Bizi bugüne getiren ustalarımız
olmadan biz buraya gelemezdik.
Onları hatırlatmak istiyoruz.
Kültürün boyutlanabilmesi için bir
şeyleri yeniden keşfediyormuş gibi
yapmamızın bir anlamı yok. Var
olan şeyleri hatırlamalı, hatırlatmalı
ve ustaların yaptıklarını başımızın
üstüne koyup onların bize kattığı
değerleri daha zenginleştirmeli.
Ben değil biz olmayı, birlikte bir
şeyi bölüşmeyi, bir arada olma
ritürelini canlandırmayı istiyoruz.
Örneğin bir sergi izleme kültürünü
yeniden canlandırmaya çalışalım.
Ustalarımızı unutmadığımızı genç
sanatçılara hatırlatalım. Böylece
genç sanatçılar da bilsinler ki onların
yaptığı her artı değer bir sonraki
nesil için önemli... İşte tüm bu
amaçlarla yola düştük.
EgeArt’ın hedefinin hiç bir
sanat kolunu bir diğerinin önüne
çıkarmak olmadığına değindiniz.
Ancak bu yıl olduğu gibi önceki
yıllarda da resim, heykel, seramik
gibi izlenirliği daha az olan sanat
dallarının programda daha geniş
yer tuttuğunu biliyoruz.
Güncel hayatta her gün yeni
bir değer katılıyor her gün yeni
bir deneme... Sadece teknolojide
değil sanat alanında da yeni
denemeler, yeni arayışlar var. Biz
bir farkındalık yaratmak, yeniliğin
yaşamın her boyutunda olduğunu
göstermek istiyoruz. Örneğin
güncel ‘lif sanatı’ diye bir olgu var
mesela, ‘happening’ diye bir olay var,
‘video art’ var hepimiz duyuyoruz,
ama iyi örneklerini göremiyoruz.
Bu yeni türlerin iyi örneklerini
izleyicilerimizle buluşturmayı
hedefliyoruz. EgeArt olarak Ege
Üniversitesinin desteği ile sanatın
daha akademik olgular içinde
gelişmesini sağlamaya çalışıyoruz.
Ben yaptım oldu anlayışıyla değil,
gerçek analizlerle sentezlerle, gerçek
değeri olan kavramlarla üretilenleri
sunmaya çalışıyoruz.
Biliyorsunuz, basında bir
İzmirli’nin, “Ben İzmirli’yim, İzmir’de
doğdum, yurt dışında eğitim aldım.
İstanbul ve değişik ülkelerle iş
yapıyorum. Ama İzmir’de bir şeyler
yapabilmeyi istiyorum” türünden
açıklamalarına sıkça rastlıyoruz.
Maalesef İzmir’de bir sanatçı olarak
SÖYLEŞİ
e
Gamze KARADEMİR EROL
Kızılcan:“Bir güzel
sanatlar öğrencisi EgeArt’ı
gezdiği zaman geçmişle
günümüz arasında
ilişki kurabileceği bir
sürü iş görecek. Daha da
önemlisi bunları kitaptan
baskı olarak değil,
canlı görecek. Heykellerin
etrafında dolaşacak.”
1...,36-37,38-39,40-41,42-43,44-45,46-47,48-49,50-51,52-53,54-55 58-59,60-61,62-63,64-65,66-67,68-69,70-71,72-73,74-75,76-77,...80
Powered by FlippingBook