Egeden 20. Sayı - page 64-65

Ege Üniversitesi Kampüsü’nde bulunan Sinema Kampüs’ün işletmeciliğini yapan
Tayfun Kepsutlu, o zamanlar dikkatimi çekti. Sinemanın önünde etrafında
kedilerle oturan bu sakin adam, nedenini şimdi de bilmiyorum Ingar Bergman’ı
hatırlatmıştı bana. Portre fotoğraf çekimi için iyi bir yüz diye düşünmüştüm...
Geçtiğimiz yıl katıldığım, Bornova
Belediyesi “Yaratıcı Belgesel Film
YapımAtölyesi” tarafından Bornova
ile ilgili bir film çalışması yapmamız
istendi. Aklıma hemen Tayfun Abi geldi.
Kendisine atölye için filmini çekmeyi
teklif ettim. Beni kırmayarak birkaç
hafta sonu Sinema Kampüs’te misafir
etti.
Böylece bu sakin adamın, hayatta
kalmak ve her gün yeni bir amaçla
uyanmak için oluşturduğu dünyaya
konuk oldum. Öyle ki İzmir’de 1-2
sinema dışında ilk kez gösterilecek
festival filmlerini oynatmanın
heyecanını yaşıyordu. Seçtiği filmlerin
izleyiciler tarafından beğenilmesi
filmleri kendisi yönetmiş kadar
gururlandırıyordu onu. Kısacası film
oynatma işini büyük ve aksatılmaması
gereken bir vazife olarak görüyordu;
Yaptığı işe bakışını ise şöyle özetlemişti:
“Bu iş bir kültür sanat işi; bir insanları
eğitiyorsun, iki insanlara dünyanın dört
bir yanında ama Çin’de, Japonya’da
veya Rusya’da yaşayan insanların kültür
ve sanatını aktarmaktasın. Bundan
daha iyi bir vazife olur mu? Olmaz.
Maddi bir zararın da yok. Ve ne yazık
ki İzmir’de bu türlü kültür filmleriyle
ilgilenen 1000-1500 kişi var…”
Tayfun Abi’nin filmini çekmek üzere
konuk olduğum zaman diliminde
saniyede 24 kare ve bu karelerde
hatalı olanların jiletle nasıl kesilerek
çıkarıldığını, sürekli duyduğumuz 35
mm filmin makineye nasıl takıldığını,
nasıl başa sarıldığını ve makina
dairesinin kendine özgü kokusunu
tanımış oldum. Bir insanın sinemanın
makinisti, biletçisi, yer göstericisi,
afişçisi olup hayatına nasıl değer
kattığını ve oluşturduğu döngüden
nasıl keyif aldığını gözlemledim.
1...,44-45,46-47,48-49,50-51,52-53,54-55,56-57,58-59,60-61,62-63 66-67,68-69,70-71,72-73,74-75,76-77,78-79,80-81,82-83,...84
Powered by FlippingBook