Egeden 1. Sayı - page 34-35

HAZİRAN 2009
33
32
bulacağımızı tam olarak bilme-
memize karşın hiçbir parasal destek
olmadan burada bir kazı yapmaya ka-
rar verdik. Yeşilova Höyüğü’ndeki kur-
tarma kazısı ısrarımız 2005 yılı Haziran
ayında sonuçlandı. Kültür Varlıkları ve
Müzeler Genel Müdürlüğü’nün onayı
ile Yeşilova Höyüğü kazılarına 2005
yılı Ağustos ayında başlanmıştır. Kazı
çalışmaları bilimsel başkanlığımızda
İzmir Arkeoloji Müzesi – Ege Üniversi-
tesi Arkeoloji Bölümü ortak çalışması
olarak gerçekleştirilmiştir. Kazı
çalışmalarının başından itibaren
ortaya çıkmaya başlayan buluntular
İzmir’in geçmişine ait ilk bulgulardı
ve bunlar Üniversitemizin Arkeoloji
Bölümü öğrencilerinin
emeğinin ilk
sonuçlarıydı. Üniversite
hastanesinin hemen
arka kesiminde yer
alan bu alanda kız ve
erkek öğrenciler yaz
sıcağına rağmen kazma
kürek çalışarak çamu-
run içindeki geçmişi
ortaya çıkarmaya
başladılar. Bu aşamadan
itibaren Üniversite
Rektörlüğümüz ve Büyükşehir Beledi-
yesi yetişerek çalışmaları desteklem-
eye, temel ihtiyaçlarımızı gidermeye
başladılar. Elli kadar öğrencinin
görev aldığı ve öğrenci kazısı
niteliğinde başlayan çalışmalarımız
kurumlarımızdan aldığımız destek ve
güçle 2006 yılında da devam etti.
Bu şekilde başlayan Yeşilova
Höyüğü kazı çalışmaları ilk bulgu-
larla birlikte İzmir Kent tarihinin
başlangıcını 5 değil en az 8500 yıl
öncesine götürmüştü. Bu aşamadan
sonra Yeşilova Höyüğü yapılan
yayınlarla yurt içinde ve dışında
tanınmaya başlamıştır.
Kısa süreli kazı çalışmalarının
yeterli olmayacağı, daha uzun
süreli bir kazının gerekli olduğu
anlaşılmıştır. Bu amaçla yapılan
başvuruyla Yeşilova Höyüğü’nün
2008 yılından itibaren Bakanlar
Kurulu Kararı ile Ege Üniversitesi
ve Kültür ve Turizm Bakanlığı adına
başkanlığım altında kazılmasına karar
verilmiştir. Böylece Yeşilova Höyüğü
kentimizin geçmişin incelenebileceği
tarih öncesi döneme ilişkin bir ören
yerine dönüştürülmüştür.
Höyüğün tabakalanması
ve kültür dönemleri
Yeşilova Höyüğü günümüzde ova
seviyesinin altında kalmış, üst üste
binlerce yıl içinde yerleşilmeye de-
vam edilmiş höyük tipi bir yerleşimdir.
Farklı alanlarda gerçekleştirilen kazı
çalışmaları sonucunda yerleşimin
boyutları kısmen saptanmıştır.
Yeşilova Höyüğü’nde yapılan
çalışmalar sonucunda üç farklı
kültürün burada en az 4-5 bin yıl
süresince yaşadığı anlaşılmıştır.
Yeşilova’nın bütünüyle alüvyon
altında kalmasıyla ovadaki yaşam
hemen yakınındaki Yassıtepe (Forum
Bornova’nın karşısı) ve İpeklikuyu
(Bornova Anadolu Lis-
esi) höyüklerinde devam
etmiştir. Ovanın ortasında
İzmir’in tarihinin ortaya
çıktığı, içinde Yeşilova
Höyüğü’nün yer aldığı
800 m. çapındaki bu
alan “İzmir’in Prehistorik
Yerleşim Alanı”dır.
Yeşilova Höyüğü’ne 3
farklı kültür süreci içinde
yerleşilmiştir. Buna göre
Höyük’teki ilk yerleşim
toprak yüzeyinden 4m.
derinde III.Kat (1-8. tabaka-
lar) adı verilen tabakada
günümüzden en az 8500
yıl önce Neolitik Çağ’da
başlamıştır.
Yeşilova Höyüğü’nde
Neolitik kültür olasılıkla
doğal nedenlerle MÖ.
5800-5700 yıllarında
yerleşimi terk etmiştir.
Yaklaşık 1000 yıl sonra
alan, bu kez dışardan
MÖ.6500 yıllarında
ilk uygarlığı misafir
eden, üzerinde
üniversitemizin de
bulunduğu
Bornova Ovası,
binlerce yıl
öncesinde İzmir
kültürünün ve
tarihinin doğduğu,
dünden bugüne
bir çok uygarlığın
yaşam alanıdır.
G
eçmiş dönemlerde olduğu
gibi günümüzde de
üniversitemiz sayesinde
Ege kültürüne ve eğitimine katkısını
sürdürmeye devam eden Bornova,
17. yüzyıldan itibaren antik kaynakları
rehber alan batılı araştırmacı ve
gezginlerin ilgi odaklarından biri
olmuştur. Osmanlı devrinde bu
bölgenin, verimli bir tarım bölgesi ve
bunun yanı sıra yoğun bitki örtüsü
nedeniyle bir sayfiye yeri olduğu
anlaşılmaktadır. Ovanın su kaynakları
bakımından çok zengin olduğu ve bu
nedenle ovanın ortasındaki Yeşilova
Höyüğü’nün bulunduğu alana “az-
mak” adı verildiği bilinmektedir.
Prehistorik (Tarih Öncesi)
dönemde zengin bitki örtüsü ve
hayvan kaynaklarıyla uygun
çevre koşullarına sahip Bornova
Ovası, İzmir’in ilk yerleşimcilerine
ev sahipliği yapmıştır. İzmir’in
merkezindeki en eski yerleşime
ait kalıntılarda, Ege Üniversi-
tesi Kampüsü’nün güneybatısında,
Karacaoğlan mahallesi sınırları
içindeki Yeşilova Höyüğü’nde
bulunmuştur. Yeşilova Höyüğü,
sadece İzmir’in değil aynı zamanda
Ege Bölgesi’nin de bilinen en eski
yerleşim merkezlerinden biridir.
Bornova Ovası, Manda Deresi
ve Gökdere gibi birçok derenin
taşkınları sonucu zamanla alüvyonla
kaplanmıştır. Ova üzerinde alüvyon
tabakasının yer yer 4-5 m. kalınlığa
ulaştığı anlaşılmaktadır. Kalın alüvyon
tabakası zamanla ovada yaşayan
toplumlara ait kalıntıların da top-
rak altında kalarak kaybolmasına
neden olmuştur. Sadece daha
yüksek yerlerde kurulan Bayraklı,
Pınarbaşı, İpeklikuyu, Yassıtepe gibi
yerleşimlerin bir kısmı günümüze
ulaşabilmiştir.
Günümüzden 10 bin yıl öncesinde
İzmir’in coğrafi yapısı günümüzden
oldukça farklıydı; deniz bugünkü
seviyesinden 100-120 m. daha
aşağıda yer alıyordu ve kıyı kesimi
neredeyse İzmir Körfezi’nin dışında
başlıyordu. Bu durumda Bornova
ovasının, içinde birçok akarsuyu olan
zengin doğal kaynaklara ve insan
yaşamı için de uygun topraklara
sahip olduğu anlaşılmaktadır. Ancak
zaman içinde denizin yükselmesi ve
hatta günümüzden 5 bin yıl önce +2
m. seviyesine ulaşması ile derelerin
taşkınları, sınırları daralan ovadaki
yaşamın yavaş yavaş çamurların
altında kalmasına neden olmuştur.
Doğal olayların dışında günümüzdeki
kent içi yapılaşmalar da toprak
altındaki geçmişe ait kalıntıların
ortadan kalkmasını hızlandırmış
uygarlıklara ait izlerin bulunması
tesadüflere kalmıştır.
Bornova Ovası’nda 2003 yılında
toprak çekmek için yapılan bir haf-
riyat, çamurun altındaki geçmişin
örtüsünün aralanmasına, eski
uygarlıklara ait ilk ipuçlarının ortaya
çıkmasına neden olmuştur.
Bir dizi bürokratik işlemin
ardından ne kadar kalıntı
1...,14-15,16-17,18-19,20-21,22-23,24-25,26-27,28-29,30-31,32-33 36-37,38-39,40-41,42-43,44-45,46-47,48-49,50-51,52-53,54-55,...68
Powered by FlippingBook