Egeden 20. Sayı - page 36-37

34
35
GÜZ 2014
sunun önüne tuvaletini yapan Cabbar
karakteri, aslında kapitalist düzene
mesaj gönderir. Kimi insanları çok
zengin; kimi insanları çok fakir yapan
sistemin getirdiği sosyo– ekonomik
eşitsizliklere filmde oldukça sık deği-
nilmektedir. Cabbar’ın geçim kaynağı
olan atı öldüren adamın karakolda
ifade verirken haklı görülmesi, polisler
tarafından Cabbar’ın aşağılanarak suçlu
olan adamdan özür dilemek zorunda
bırakılması gibi pek çok durum, filmde
mevcuttur. Yönetmen, bu eşitsizliği
suçlu adamın sandalye-
de keyifle sigara içerek
oturması ve Cabbar’ın da
şapkasını önünde tutarak
ezik bir şekilde ayakta bek-
lemesiyle göstermektedir.
Umut filmi, dönemin
koşullarını yansıtmasına
rağmen aslında günümüz
toplumuna da hitap et-
mektedir. Zenginlik-fakir-
lik arasındaki mesafenin
hızla arttığı bugün de, fakir insanların
hayata tutunmasının yegâne sebebi
umuttur.
Filmde, öne çıkan diğer bir
karakter olan Hasan (Tuncel Kurtiz),
kaderi Cabbar’a benzeyen fakat daha
az sorumluluk sahibi birisidir. Hasan,
yardımcı karakter olarak Cabbar’ı
etkileyerek onu yasal olmayan yollara
sokan kişidir. Cabbar’a önce umut
aşılayan fakat Cabbar umutlandıkça
umutları yıkılan hayalperest Hasan’ın
çöküşü ve karakterler arasındaki
rol değişimi de filmin dikkat çekici
noktalarından biridir.
Filmde, sadece sosyolojik sorunlar
ele alınmamaktadır; insanların ger-
çekleşmesi zor olan umutlarını taze
tutmak için dini inançlarını günlük
yaşama alet etmelerine de değinil-
mektedir. Karakterlerin, defineyi oku-
yup üfleyerek bulmaya çalışmaları,
kazıya başlamadan önce abdest alıp
etrafa beyaz taş dizmeleri gibi pek
çok gösterime filmde yer verilir.
Filmde yer alan kalabalık sah-
nelerde Cabbar’ın uzaktan ve
üstten gösterilmesinin sebebi onun
topluluk içinde var olan yalnızlığına
yapılmış bir vurgudur. Cabbar’ın
parasının çalınmak istendiği sahnede
ise yönetmen, karakteri yakın plana
alarak onun pişmanlığı ve hayal
kırıklığı neticesinde beli-
ren öfkesini göstermeyi
amaçlamaktadır. Cabbar,
bu öfkesini yankesiciden
çıkararak, kendini rahat-
latma yoluna gider.
Umut filmi ilk yayın-
lanacağı zaman sansür
kurulu, filmde yer alan
faytoncunun giyiminin
fakirliğin bir sembolü
olarak ele alınmasını,
zengin otomobil sahibi hakkında
takibat yapılamayacağı kanaati
verilmesini, faytoncunun iş ararken
zengin-fakir ayrımı yapılmasını,
Cabbar’ın Amerikalı zenciyi soyması-
nı, sabah namazının güneş doğarken
kılınmasını sakıncalı bulduğunu dile
getirmiş ve filmi yasaklamıştır. Ancak
bu yasak, Umut filminin bugüne
kadar, sinemamızın en iyi filmlerin-
den biri olarak anılmasının önüne
geçememiştir.
1970 yapımı olan Umut filmi,
özetle, fakir olan ve fakirlikten kur-
tulmaya çalışan insanların öyküsünü
perdeye taşır. Filmi izlerken, “Bir
yerde umut varsa o yerde mutsuz-
luk ve yetersizlik vardır” düşüncesi
akıllara gelmektedir. Buna rağmen
film, coğrafyamızda alışageldiğimiz
üzere, umut etmekten asla vaz-
geçmediğimizin de bir sembolüne
dönüşmektedir.
1970 yılında çekilen Umut
filmi, Yılmaz Güney’in önemli
bir eseridir. Filmin yönetmenli-
ğini ve senaryosunu üstlenen
Güney, başrolde de kendisi yer
almıştır. Filmde Tuncel Kurtiz,
Osman Alyanak gibi usta
isimler de, Yılmaz Güney’e
eşlik etmiştir.
Film, Adana’da geçmek-
tedir. Cabbar, arabacılık yaparak
geçimini sağlayan
beş çocuk babası bir
adamdır. Adana’nın kö-
yünden şehre taşınmış,
şehrin zor koşullarında
ayakta kalmaya çalışan
Cabbar’ın tek umudu
Milli Piyango’dan çıka-
cak paradır. Yoldan hızla
geçen bir arabanın çarp-
masıyla atı ölen Cabbar’ın,
dünyası başına yıkılır. Çünkü çok
borcu olduğu gibi tek geçim kaynağı
olan arabacılık yapma seçeneği
de ortadan kalkmıştır. Borçlarını
ödemek ve yeni bir at alabilmek
için kestirme yollar arayan Cabbar,
sonunda dayanamaz ve arkadaşı
Hasan’ın define arama teklifini kabul
eder. Son umudu define de boş
çıkınca Cabbar için son görünür.
Bir ülkede şans oyunu oynayan
ne kadar çok insan varsa, o ülkede
fakir insan da o kadar çoktur. Umut
filmindeki Cabbar’ın hikâyesi de
buna benzer. Şehirden istediğini
alamayan Cabbar, alternatif yollara
başvurmaktadır. Önce göç, sonra
Milli Piyango, en son olarak da
define... Ancak, mutsuzluğun olduğu
her yerde umut vardır. Kişiler mutsuz
olmalıdır ki, mutluluk için umut ede-
bilsinler. Film, henüz jeneriğinden
itibaren bu fikri yansıtır. Jenerik siyah
bir ekranda yanıp sönen beyaz ışıklar
ve yazılarla oluşturulmuştur. Filme
başlamadan önce, filmin adına yani
Umut’a çağrışım yapılmaktadır.
Yılmaz Güney, bir ifadesinde “İlk
oynadığım filmlerde yarattığım tip,
aşağı yukarı ezilmiş bir adamdır; dürüst
bir kişiliği canlandırdım, bunu düpedüz
yaşamın getirdiği deneylerden çıkar-
dım”demektedir. Filmde, toplumda var
olan düzeni eleştiren Yılmaz Güney,
bunu çekim teknikleriyle, diyaloglarla
ve de senaryosuyla izleyiciye aktar-
maktadır. Filmin başında bir bankanın
“Birikmiş paranızın teminatıdır”pano-
GÜNDEM EGE
e
Araş. Gör. Semih SALMAN
Ege Üniversitesi
Radyo Televizyon Sinema Bölümü
Yüksek Lisans Öğrencisi
Umut,
fakirin ekmeği
1...,16-17,18-19,20-21,22-23,24-25,26-27,28-29,30-31,32-33,34-35 38-39,40-41,42-43,44-45,46-47,48-49,50-51,52-53,54-55,56-57,...84
Powered by FlippingBook